Kimler Kazı Yapabilir ?

Acabey

Global Mod
Global Mod
Kimler Kazı Yapabilir?

Kazı, yerin altındaki tarihsel, arkeolojik ya da doğal kalıntıları ortaya çıkarmak amacıyla yapılan sistemli bir çalışmadır. Bu tür çalışmalar, genellikle arkeologlar, tarihçiler, mühendisler ve çeşitli uzmanlar tarafından yapılır. Ancak, kazı yapma yetkisi sadece belli bir grup insanla sınırlıdır. Bir kazı yapmak için belirli kurallar ve düzenlemeler vardır. Kimlerin kazı yapabileceği, bu kurallar ve yasal düzenlemelerle yakından ilişkilidir. Bu makalede, kazı yapma yetkisi ve bu yetkinin hangi koşullara bağlandığı üzerinde durulacaktır.

Kazı Yapma Yetkisi: Yasal Çerçeve

Kazı yapma yetkisi, birçok ülkede belirli yasal düzenlemelere ve izinlere tabidir. Bu durum, hem çevreyi koruma amacı taşır hem de kazı sırasında yerin altındaki kültürel ve tarihi mirasa zarar verilmesinin önüne geçmek için gereklidir. Türkiye’de, arkeolojik kazılar Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı olarak yapılır. Ülkemizde ve dünya genelinde kazı yapma izni almak, belirli prosedürleri ve başvuruları gerektirir.

Kimler Kazı Yapabilir?

1. Arkeologlar: Arkeolojik kazılar, profesyonel arkeologlar tarafından yapılır. Arkeologlar, kazı yapma yetkisine sahip olan uzmanlardır çünkü kazılar, sadece toprağın altındaki objeleri ortaya çıkarmakla kalmaz, aynı zamanda bu objelerin tarihsel ve kültürel önemini anlamak için derinlemesine bir bilgi gerektirir. Arkeologlar, kazı sırasında ortaya çıkan eserleri belgeleyip analiz eder, bu sayede geçmiş toplumlar hakkında önemli bilgiler elde edilir.

Arkeologların kazı yapabilmesi için genellikle bir üniversiteden veya akredite bir eğitim kurumundan alınmış bir arkeoloji diplomasına sahip olmaları gerekir. Ayrıca, kazı yapabilmek için, ilgili devlet kurumu veya yerel yönetimden resmi bir izin almaları gereklidir. Arkeologlar, kazı sürecinde kullanılan teknik ve bilimsel metotları da bilir, böylece kazı esnasında tarihi eserlerin zarar görmesini önler.

2. Tarihçiler ve Sanat Tarihçileri: Tarihçiler, kazıların incelenmesi ve kazı alanlarında yapılan araştırmaların bilimsel bir şekilde belgelenmesi için önemli bir rol oynar. Sanat tarihçileri ise özellikle mimari yapılar ve sanat eserlerinin bulunduğu kazılarda görev alabilirler. Bu uzmanlar, kazılarla elde edilen buluntuların kültürel ve tarihi bağlamını değerlendirir ve ortaya çıkan eserlerin korunmasına yönelik tavsiyelerde bulunurlar. Ancak, tarihçiler ve sanat tarihçileri, arkeologlar gibi kazı yapma iznine sahip olmayabilirler; genellikle kazı alanlarında danışman olarak görev alırlar.

3. Mühendisler ve Jeologlar: Kazılar sırasında, toprağın yapısı, jeolojik katmanlar ve yer altı su seviyeleri gibi teknik konularla ilgilenebilecek mühendisler ve jeologlar da görev alabilirler. Kazı sürecinde mühendisler, kazının yapısal güvenliğini sağlamak amacıyla çalışabilirler. Bu uzmanlar, kazı alanlarının güvenliğini sağlamak, kazı sırasında oluşabilecek toprak kaymalarını engellemek ve kazı alanında yapılan çalışmaların çevreye zarar vermemesi için gerekli tedbirleri almak zorundadırlar.

Jeologlar ise kazı yapılan alanın jeolojik yapısını inceleyerek, kazı sırasında yer altı yapılarının nasıl bir etkileşim içinde olacağına dair bilimsel veriler sağlar. Bu veriler, kazının sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için oldukça önemlidir.

4. Yerel İdareler ve Belediye Yetkilileri: Kazı alanları, çoğunlukla belirli bir yerel yönetim sınırları içinde yer aldığı için, yerel idareler de kazıların düzenlenmesinde ve izlenmesinde önemli bir rol oynar. Belediyeler, yerel halkın kazı çalışmalarından etkilenmemesi için gerekli önlemleri alabilir ve kazı sırasında çevresel faktörleri göz önünde bulundurabilir. Ayrıca, yerel yönetimler, kazı izni veren başvuru sürecinde yer alabilir ve kazıların belirli bir zaman diliminde ve kontrollü bir şekilde yapılmasını sağlayabilir.

Kazı İzni ve Prosedürler

Kazı yapabilmek için öncelikle ilgili devlet dairesinden veya belediyeden resmi bir kazı izni almak gereklidir. Arkeolojik kazılar, kültürel mirası koruma amacı güder ve bu nedenle çok ciddi düzenlemelere tabidir. Kazı izni almak için yapılan başvurularda, kazı yapılacak alanın önemi, yapılacak araştırmaların amacı ve kazı sürecinin nasıl gerçekleştirileceği gibi detaylar belirtilmelidir. Başvurular genellikle uzman kişiler tarafından hazırlanır ve detaylı bir rapor sunulur.

Kazı izni başvurusunda bulunmak için şu adımlar izlenebilir:

1. Kazı yapılacak alanın doğru şekilde tespit edilmesi.

2. Alanın kültürel ve tarihsel öneminin vurgulanması.

3. Kazı için gerekli ekipman, personel ve teknik gerekliliklerin belirtilmesi.

4. Kazı yapılacak alanda çevreyi koruma ve doğal dengeyi gözetme planının sunulması.

Başvurular, ilgili bakanlık veya yerel yönetim tarafından değerlendirilir ve uygun görülmesi halinde kazı izni verilir.

Kazı Yapmanın Yasal Sorumlulukları

Kazı yapmak, sadece yetkili kişiler için değil, aynı zamanda bu kişiler için de yasal sorumluluklar taşır. Kazılar sırasında ortaya çıkan buluntular, yalnızca kazı yapan kişiler değil, tüm insanlık için önemli bir değer taşır. Bu nedenle kazı sırasında, buluntuların bilimsel amaçlarla kullanılması ve korunması gereklidir. Kazılar sırasında tarihi veya kültürel öneme sahip eserlerin tahrip edilmesi, hem yasal hem de etik bir ihlal oluşturur.

Ayrıca, kazıların çevreye zarar vermemesi de bir zorunluluktur. Kazı alanında yapılan çalışmalar sırasında doğal yaşam alanlarına veya yerel ekosistemlere zarar verilmesi, cezai sorumluluk doğurabilir. Kazı yaparken, kazı alanlarının çevresine zarar vermemek için gerekli önlemler alınmalıdır.

Sonuç

Kazı yapma yetkisi, sadece belirli bir grup insanın sahip olduğu bir hak değildir. Kazılar, bilimsel araştırmalar yapmak, tarihsel ve kültürel mirası gün yüzüne çıkarmak için önemli bir araçtır, ancak kazı yapabilmek için uzmanlık, eğitim ve yasal izinler gereklidir. Arkeologlar, tarihçiler, mühendisler, yerel yönetimler ve diğer uzmanlar, kazı sürecinde birbirleriyle işbirliği yaparak, buluntuların güvenli bir şekilde çıkarılmasını ve korunmasını sağlarlar. Kazı yapmak, sadece bilimsel bir sorumluluk değil, aynı zamanda tarihsel mirasa karşı bir etik yükümlülüktür.