Atatürk Öldükten Kaç Yıl Sonra Gömüldü ?

Gulersin

Global Mod
Global Mod
Atatürk’ün Ölümü ve Gömülme Süreci

Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı olarak, 10 Kasım 1938 tarihinde hayatını kaybetmiştir. Bu tarihi olay, sadece Türkiye için değil, dünya genelinde de büyük bir yankı uyandırmıştır. Atatürk’ün ölümü, Türkiye'nin modernleşme sürecinde önemli bir dönüm noktasıdır. Ancak Atatürk’ün gömülme süreci, ölümünden sonraki birkaç yıl içinde gerçekleşen olaylarla şekillenmiştir. Bu makalede, Atatürk’ün ölümü sonrası gömülme süreci detaylı bir şekilde incelenecektir.

Atatürk’ün Ölümü

Atatürk, 1938 yılının Ekim ayında sağlık sorunları yaşamaya başlamış ve bu süreçte birkaç kez hastaneye kaldırılmıştır. 10 Kasım 1938 sabahı saat 09:05’te Dolmabahçe Sarayı’ndaki odasında hayata gözlerini yummuştur. Ölümü, halk arasında derin bir üzüntüye yol açmış, özellikle İstanbul'da ve Türkiye’nin dört bir yanında törenler düzenlenmiştir. Atatürk’ün ölümü, yalnızca bir liderin kaybı değil, aynı zamanda bir dönemin sona ermesi anlamına gelmiştir. Bu olay, Türk milletinin hafızasında derin bir iz bırakmış ve Atatürk'ün anısını yaşatmak için çeşitli girişimlerde bulunulmasına yol açmıştır.

Gömülme Süreci

Atatürk'ün ölümünün ardından, cenaze töreni ve gömülme işlemleri için hazırlıklar hızla başlamıştır. Öncelikle, Atatürk’ün naaşı, Dolmabahçe Sarayı’ndan alınarak bir süre için İstanbul Üniversitesi'nin önüne konulmuş ve burada halkın ziyaretine açılmıştır. Cenaze töreni, 19 Kasım 1938 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Bu törene, devlet adamları, yabancı diplomatlar ve milyonlarca vatandaş katılmıştır. Tören, büyük bir saygı ve hüzünle gerçekleştirilmiş, Türkiye'nin her yerinden insanlar, Atatürk'ü son yolculuğuna uğurlamak için İstanbul’a akın etmiştir.

Cenaze töreninin ardından Atatürk’ün naaşı, 21 Kasım 1938 tarihinde, Anıtkabir’in inşa edileceği yere, 19 Mayıs 1953 tarihinde tamamlanacak olan Anıtkabir'e taşınmıştır. Ancak, Atatürk’ün Anıtkabir’deki kesin olarak gömülmesi, ölümünden tam 15 yıl sonra, 10 Kasım 1953 tarihinde gerçekleşmiştir. Bu süre zarfında, Atatürk’ün naaşı, İstanbul’daki Etnografya Müzesi’nde bir süre bekletilmiştir. Bu bekletme süresi, kamuoyunda bazı tartışmalara yol açmış olsa da, sonunda Anıtkabir’in inşaatı tamamlandığında, Atatürk’ün naaşı oraya taşınmıştır.

Anıtkabir’in Önemi

Anıtkabir, Atatürk’ün anısını yaşatmak ve ona olan sevgi ve saygıyı ifade etmek amacıyla inşa edilmiştir. Anıtkabir, sadece Atatürk’ün anısının yaşatıldığı bir yer değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin modernleşme sürecinin sembollerinden biridir. Mimari olarak dikkat çekici olan Anıtkabir, dünya genelinde birçok ziyaretçi çeken bir anıt haline gelmiştir. Burada yapılan anma törenleri, her yıl 10 Kasım’da gerçekleşmekte ve Atatürk’ün anısı, Türk halkı tarafından saygıyla anılmaktadır.

Anıtkabir, büyük bir mimari eser olarak, Atatürk’ün düşüncelerini, ideallerini ve Türkiye Cumhuriyeti’ne kattıklarını sembolize etmektedir. Anıtkabir, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin bir simgesi olarak, nesiller boyu yaşatılacak bir değer taşımaktadır.

Atatürk’ün Mirası

Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletine büyük bir miras bırakmıştır. Cumhuriyetin kuruluşu, kadın haklarının tanınması, eğitim reformları ve modernleşme çabaları gibi birçok alanda yaptığı devrimlerle, Türkiye’yi çağdaş bir ülke haline getirmeye çalışmıştır. Atatürk’ün idealleri, günümüzde de Türk toplumu tarafından benimsenmekte ve yaşatılmaktadır. Onun anısı, her 10 Kasım’da gerçekleştirilen anma törenleriyle daha da güçlenmekte ve Türk halkı tarafından saygıyla anılmaktadır.

Sonuç

Atatürk’ün ölümü, Türkiye tarihinde önemli bir yer tutarken, onun gömülme süreci de bu tarihi olayın bir parçasıdır. 10 Kasım 1938 tarihinde hayatını kaybeden Atatürk, 15 yıl sonra, 10 Kasım 1953 tarihinde Anıtkabir’e gömülmüştür. Bu süreç, hem Türk halkının Atatürk’e duyduğu saygının bir göstergesi hem de onun anısının yaşatılması adına atılan adımlardır. Anıtkabir, Atatürk’ün fikirlerinin, ideallerinin ve Türkiye’nin modernleşme sürecinin bir sembolü olarak, her yıl milyonlarca insan tarafından ziyaret edilmektedir. Atatürk’ün mirası, Türk milletinin hafızasında ve gönlünde her zaman yaşayacaktır.